QERS - Belediyelere kayyım atanmasına devam edildiğine işaret eden DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Bunlar, süreci zehirleyen ve tartışmaları geriye çeken adımlardır" dedi. 

 

Qers'in Qaxizman (Kağızman) Belediye Eşbaşkanı Mehmet Alkan'a 20 Şubat'ta "örgüt üyesi olmak" iddiasından 6 yıl 3 ay hapis cezası verilmesinin ardından İçişleri Bakanlığı tarafından belediyeye kayyım atanmasında yönelik tepkiler sürüyor. İlçede belediye önünde protestolar devam ederken, Qaxizman Belediyesi önündeki eyleme katılan Halkların Demokratik Partisi (DEM Parti ) Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, kayımın ideolojik bir saldırı olduğunu söyledi.

 

AKP'nin 3 dönemdir belediyelere kayyım atandığına işaret eden Gülistan Kılıç Koçyiğit, AKP'nin rejimini gasp üzerine kurduğunu söyledi. AKP'nin bunu bir yöntem olarak gördüğünü ifade eden Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Seçimleri yapmış ve halkın teveccühüne mazhar olamamış AKP'nin kayyımlarla hem kentin kaynaklarına el koyma hem de o kente yaşayan halkın iradesini gasp etmesidir. Bununla aynı zamanda DEM Parti’nin seçimlerde elde ettiği başarıyı gölgelemek gibi amacını da taşıyor. Kayyım, aynı zamanda bir ideolojik bir saldırıdır. Bunun için kayyım tek başlıkta ele almak yanlış olur" ifadelerini kullandı. 

 

'KAYYIM ATAMAK İÇİN CEZA VERİLDİ

 

DEM Parti ile başlayan kayyım atamalarının CHP'li belediyelere de atanmaya başlandığını vurgulayan Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Kısaca AKP, kendisinin çıkmadığı hiçbir sandığı kabul etmiyor. Hiçbir yenilgiyi hazmetmiyor. Bu yaklaşım, halkı, sandığı ve demokrasiyi esas etmeyen bir yaklaşımdadır. Qaxizman üzerinde ele aldığımız zaman eşbaşkanımız Mehmet Alkan'ın bir suçu olduğu için değil, buraya kayyım atanmak için ceza verdiler" diye konuştu. 

 

Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde çıkarılan bir Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kayyımların atanmaya başlandığını, CHP'nin çıkarılan bu KHK'yi o dönemde Anayasa Mahkemesi'ne taşımamasının büyük talihsizlik olduğunu vurgulan Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Bugün de 'Demokles'in kılıcı' gibi işine gelmeyen ve beğenmedikleri her yere kayyım atayarak terbiye etmeye çalışıyorlar" dedi. 

 

'AKP'NİN KÜRT SORUNUNU ÇÖZME DERDİ YOK'

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan'la görüşmelerin başlatılması ve Kürt sorunun çözüm tartışmalarına rağmen AKP'nin bu tür adımlar attığına dikkati çeken Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Ama bütün bu ortama rağmen AKP’nin pragmatik ve kendi çıkarlarını önceleyen bir yerden yaklaştığını görüyoruz. 100 yılı aşkın bir sorun olan Kürt sorununu, 40 yılı aşkın bir süredir var olan çatışmalı devam eden Kürt sorununu çözmek gibi bir derdinin olmadığını görüyoruz. Sorunu asıl çözmek isteyenin Sayın Öcalan olduğunu görüyoruz. Özellikle Sayın Öcalan'ın gerçek anlamda yeni bir döneme, değişim ve dönüşüme kapı aralamak istemesi, Türkiye'nin demokratikleşmesini esas alan çözüm perspektifinin kendisi, bütün Ortadoğu'yu demokratikleştirecek çözüm perspektifi bugün bizim bu sürece alan inancımızı temelini oluşturuyor. Sayın Öcalan’ın geliştireceği sürecin ve yapacağı çağrının arkasında olduğumuzu, bunu esas alacağımız bir kez daha ifade etmek istiyorum. Çağrıdan sonra atılacak ya da atılmayacak adımlarla AKP'nin gerçek niyetini bir kez daha görmüş olacağız" ifadelerini kullandı. 

 

'KAYYIM ATAMALARI GÜVEN DUYGUSUNU ZEDELİYOR'

 

Kayyım atamalarının güven duygusunu zedelediğini dile getiren Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Bir yandan kayyım atamaları diğer yandan gözaltı ve tutuklamalar ve diğer bütün hukuksuzluklar halktaki güven duygusunu zedeleyen ve güvensizlik yaratan uygulamalardır. Bunlar, süreci zehirleyen ve tartışmaları geriye çeken adımlardır. Bunu yaratan iktidarın kendisidir. Biz, her gün iktidara güven artırıcı adımlar atması çağrısında bulunurken AKP ısrarla ve ısrarla kayyım gibi, gözaltı ve tutuklamalar gibi antidemokratik uygulamalarında ısrar ediyor" şeklinde konuştu.

 

'SAYIN ÖCALAN'A GÜVENİYORUZ'

 

Kendileri için sürecin arkasında durmayı gerektirecek şeyin Abdullah Öcalan'ın ortaya koyduğu irade olduğunu söyleyen Gülistan Kılıç Koçyiğit, "İmralı'da hakların, inançların ve toplumların geleceği, demokratik bir toplumun ortaya çıkması için 26 yıldır kesintisiz bir şekilde barış için mücadele eden, Kürt sorunun barışçıl bir şekilde çözülmesini isteyen Sayın Öcalan'a güveniyoruz. Bütün Kürt toplumu ve demokratik çevreler bu şekilde bakıyor. Ama iktidara da büyük sorumluluk düşüyor. Toplumun inanacağı adımlar atması gerekiyor" diye belirtti.