İZMİR - İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, İstanbul ve İzmir'de yapılan gözaltıları "Ortaçağ karanlığını andıran politik uygulamalar halkın demokratik ve barışçıl mücadelesini engelleyemeyecektir" sözleriyle protesto etti.
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, İstanbul ve İzmir'de sabah saatlerinde yapılan ev baskınlarıyla çok sayıda kişinin gözaltına alınmasını basın açıklaması yaparak protesto etti. Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde yapılan açıklamada "Genel grev genel direniş" pankartı açıldı. Açıklamada sık sık "Gözaltılar, baskılar bizi yıldıramaz", "AKP'den hesabı emekçiler soracak", "Her yer Taksim her yer direniş" sloganları atıldı. Açıklamaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir milletvekilleri Burcugül Çubuk ve İbrahim Akın, İzmir Barosu Başkan'ı Sefa Yılmaz, siyasi parti ve sivil toplum kurumu temsilcilerinin yanı sıra üniversite öğrencileri katıldı. Kitle adına basın metnini İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz okudu.
Yapılan gözaltılarla siyasi iktidarın, hukuku bir sopa olarak kullanarak toplumsal muhalefeti susturmaya, sindirmeye çalıştığını söyleyen Yılmaz, siyasi iktidarın bu politikasının başarıya ulaşmayacağını kaydetti. 1 Mayıs öncesi yapılan bu gözaltıların toplumun mücadele kararlığını daha da arttırdığına dikkati çeken Yılmaz, "Bu 1 Mayıs’ta sesimiz her zamankinden daha gür çıkacak. Mart protestoları bu ülkenin sahipsiz olmadığını göstermiştir. Mart protestoları bu ülkenin insanlarının haklarına, özgürlüklerine, en temel insani değerlere nasıl sahip çıktığını kanıtlamıştır. Mart protestoları bu ülkenin işçilerinin, emekçilerinin, gençliğinin, kadınlarının, koskoca bir halkın birbirine sıkı sıkıya sarıldığını ve bu birlik fikri ve duygusunu hiçbir faşist yöntemin kıramayacağını anlatmıştır. Mart protestoları, bu ülkenin üzerine serpilmek istenen ölü toprağını kaldırıp atmış, bu karanlık ve faşizm şartlarında hepimizin aydınlığı görmesini sağlamış, güneşli güzel günlere olan inancımızı bir kez daha tazelemiştir" dedi.
'GÖZALTILAR HALKIN MÜCADELESİNİ ENGELLEYEMECEK'
Baskıların seslerini kısmayacağını ifade eden Yılmaz, "İnsanlar büyük bir suç örgütüne operasyon düzenleniyormuşçasına şafak operasyonlarıyla evlerinden alınmaktadır. Gözaltına alınmak adeta bir vatandaşlık görevi haline getirilmektedir. Bu ağır faşizm şartlarında bizlere düşense direnmek, birleşmek ve daha çok mücadele etmektir. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na muhalefet ve sosyal medya paylaşımları bahane edilerek tüm toplum üzerinde hakim kılınmaya çalışılan korku iklimi artık başarıya ulaşamayacaktır. Ülkemiz hukukun, insan haklarının, evrensel değerlerin, emeğin, demokrasinin ve özgürlüklerin ülkesi olacaktır. O günler çok yakındadır. Ne keyfi gözaltılar, ne baskılar ne de ortaçağ karanlığını andıran politik uygulamalar halkın demokratik ve barışçıl mücadelesini engelleyemeyecektir" diye konuştu.