DEM Parti milletvekillerinden Kurum'a: Adil ve şeffaf bir bütçe oluşturulmalı

img
ANKARA - Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı bütçesinin ranta hizmet ettiğini belirten DEM Parti milletvekilleri, deprem riski ve ekolojik kırıma karşı yasaların gözden geçirilerek güncellenmesini ve bütçenin şeffaf bir şekilde kullanılması gerektiğini ifade etti.
 
Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu çalışmaları, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi kapsamında Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı ile bağlı kurumların bütçe teklifi görüşmeleri ile devam ediyor.
 
Görüşmelerde söz alan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir Milletvekili İbrahim Akın, Türkiye'nin 2026'ya girerken çevresel, sosyal, ekonomik kırılganlıkların iç içe girdiği bir dönemden geçtiğini belirtti. Sorunların çözümüne karşı politikaların güncellenmesi gerektiğini dile getiren Akın, "Örneğin, adil geçiş meselesi çok önemli bir konudur dünya açısından bakıldığında, fosil gelecek meselesi çok önemlidir, 'iklim borcu' diye bir kavramla bakıldığında çok önemlidir. Türkiye'nin başka ülkelerde olduğu gibi gerçekten bu sorunun çözülmesi bakımından daha ciddi bir adım atması lazım. Türkiye'de iklim mücadelesi sürdüren insanlar ciddi sıkıntı ve zor koşullarda yaşıyorlar. Örneğin, iklim mücadelesini sürdüren bir gazeteci arkadaşımız Hakan Tosun, maalesef, gecenin bir yarısında katledildi ve bunu kimin katlettiğini hâlâ biz tespit etme konusunda zorluk yaşıyoruz" dedi.
 
'TÜRKİYE'NİN YÜZDE 74'ÜNÜ İŞGAL EDİYOR'
 
7554 Sayılı İklim Kanunu gibi kanunlar ile fosil yakıt tüketimini teşvik edildiğini, aynı zamanda yaygın bir şekilde "ÇED olumlu raporu" verilerek ekoloji açısından ciddi sorunların ortaya çıktığını belirten Akın konuşmasını şöyle sürdürdü: "ÇED meselesi ülkemiz açısından artık kolayca ruhsat verilen, kontrolsüz bir şekilde her türlü madenciliğin ve enerji politikalarının yapıldığı bir durum ortaya çıkartıyor. Madencilik ruhsatı Türkiye'nin yüz ölçümünün yüzde 58'ini şu anda işgal ediyor ve dolayısıyla Türkiye'nin neredeyse yüzde 74'üne denk geliyor genel coğrafyası açısından bakıldığında. Bu OECD ülkeleri açısından bakıldığında gerçek anlamda bizim ülkemizle kıyasla 5 kat daha yüksek olduğu gösteriliyor yani Türkiye neredeyse her türlü madenciliğin saldırısı altında ve doğayı koruyamaz hâle gelmiş durumdayız. Yine, rezerv alanı konusunda ciddi sorunlar var. Gittiğim iki yerden biri Hatay diğeri de Malatya. Hatay'da özellikle gerçekten deprem sonrası yaşanan durum depremin yarattığı tahribatlar kadar fazla. Ben hem AKP milletvekili hem CHP milletvekiliyle görüştüm, Hatay'da konut sırasında inanılmaz bir kirlilik hâli var. 99 tane beton santrali kurulmuş durumda ve bu korkunç bir şekilde oradaki insanların neredeyse deprem sonrası kalmasını da ortadan kaldıracak bir sonuç üretiyor."
 
'SERMAYENİN ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ KALDIRMA DEĞİŞİKLİKLERİ'
 
Ardından konuşan İstanbul Milletvekili Özgül Saki, AKP iktidarı boyunca çok sayıda çevre ve şehircilik kanununda değişikllik yapıldığını belirterek devamla şunları kaydetti: "Maden Kanunu 27 defa, Çevre Kanunu 14 defa, Elektrik Piyasası Kanunu 40 defa, Mera Kanunu 23 defa, Yenilenebilir Enerji Kaynakları Kanunu 17 defa değiştirildi. Şimdi, zannedersiniz ki bu değişikliklerle sorunlar görüldü, daha iyi bir yaşam için gerekli tedbirler alındı; hayır, bu, her bir değişiklik öncelikle sermayenin önündeki engelleri kaldırma değişiklikleriydi. 'ÇED ayağımıza engel oluyor' dediniz, hemen kanunu değiştirdiniz, artık ÇED raporu meselelerini ikinci plana ittiniz. 'Mega projelerimizde yerel yönetimler bizim ayağımızda ayak bağı oluyor' dediniz, yerel yönetimlerin yetkilerini kıstınız, her birini tek bir kişinin inisiyatifine bırakan kanun değişiklikleri yaptıkça yaptınız. Peki, bunun sonuçları ne oldu?  Bütün ülke mega projelerle donatılıyor, bir mega proje saplantısı var iktidarın. Peki, bu mega projeler ne uğruna bizim yaşamlarımıza neler getiriyor? Mesela, en büyük mega projesi bizim 'Ya Kanal Ya İstanbul' diye ifade ettiğimiz kanal projesi. İstanbul Kanal Projesi gerçekten bütün İstanbul'un yaşamını tehdit altına alıyor. Ne için tehdit altına alıyor? Bir kere, şu anda aralık ayındayız, iklim ve Kanal İstanbul'la İstanbul'un içme suyunun yüzde 30'u risk altında, Kanal İstanbul nedeniyle ormanlar yok oldu."
 
'RANT VE DEMOGRAFİK DEĞİŞİKLİK HEDEFLENİYOR'
 
İstanbul'da 42 bin 200 kişilik 20 bin metrekarelik deprem sonrası toplanma alanlarına 95 büyük AVM inşa edildiğine dikkat çeken Özgül Saki, "İstanbul'da toplanma alanı olarak tanımlanan 493 toplanma alanı var, bunun 300'ünü imara açtınız. Kadıköy Caferağa Mahallesi'nde Moda Bostanı var ve orası toplanma alanı. Siz Temmuz 2025'te 'Kat karşılığı yapım işi' deyip orayı imara açtınız. Kuşdili Çayırı, yine, deprem zamanı toplanma alanı, imara açtınız ve bu imara açtığınız yerlerde lüks konutlar inşa edeceğinizi, böyle pasaj pasaj veriyorsunuz. Sonra mesela 6306 sayılı Yasa kapsamında riskli ve rezerv alanların öncelikli olarak afet müdahale alanları olması gerekir ama İstanbul'da bu 'kentsel dönüşüm' diyerek rezerv alanı yaptığınız yerler aslında bütün raporlar gösteriyor ki öncelikli yerler değil ama niye sizin için öncelikli? Çünkü bunlarda rant geliri çok fazla. Tarlabaşı'nı böyle yaptınız mesela, Başıbüyük'ü böyle yaptınız. Şimdi 'Afşin-Elbistan genişletmesini mutlaka yapacağız' diyorsunuz her şeye rağmen ve bunun arkasında Çelikler Holding var. Ne kadar ilginçtir ki bu Çelikler Holding, aynı zamanda, Çorum'da Karakaya köyünde köylülerin yaşamına rağmen taş ocağı açmak için sizin verdiğiniz ihalelerle orada taş ocağını yine hukuki engellere rağmen fiilî olarak yapmaya devam ediyor. Ve bir de bu projeleri demografik düzenleme için de kullanıyorsunuz. Ne gariptir ki o taş ocağı için başka, daha verimli alanlara gösteriyor oradaki köy derneği"Burası da taş ocağına uygun." diyor ama siz yapmıyorsunuz çünkü bu taş ocağının olduğu bölgede üç Alevi köyü var, bu üç Alevi köyünü boşaltmak istiyorsunuz, demografik değişiklik de yapıyorsunuz" şeklinde konuştu.
 
'KENDİ MÜLKERİ ÜZERİNDEN BORÇLANDIRILIYORLAR'
 
Mêrdin Milletvekili Kamuran Tanhan, Mêrdîn'in Nisebîn İlçesinde sokağa çıkma yasakları sırasında evleri yıkılan yurttaşların devlet tarafından borçlandırıldığına dikkat çekerek "Bu senenin başında 'Konutunu boşalt, yoksa kolluk zoruyla çıkarırız' şeklinde tebligatlar da yapılmaya başlandı birçok vatandaşa. Beş yıl önce 'Hak sahibisin' denilen yurttaşa bugün 'Borçlusun' demenin haksızlık olduğu kanaatindeyiz. Bu da yetmiyormuş gibi hiçbir hak sahibine tapusu teslim edilmedi Sayın Bakan Nusaybin'de 2016 yılından bugüne kadar tapu sorunu çözülmedi. Bazı yurttaşlarının taşınmazları için verilen taahhütler eksik yerine getirildi. Kimi ailelere verilen bağımsız bölümler eski evlerin metrekare olarak karşılığıyla uyumsuzdur. İnsanların kendi mülkleri üzerinde yükselen TOKİ yapıları için tekrar tekrar borçlanmaları ve bize ilettikleri şikayetleri haklı olarak biz de size iletiyoruz. Yine başka bir durum: 2016 yılında taahhüdü imzalayan tapu maliklerinin tapuları iptal edilmiş ve 5-10 metrekare olarak olarak onlarca farklı tapulara, arsalara bölüştürülmüş ve bu arsaların tamamı yeşil alan imzalamayanlar için söylüyorum- ibadet alanlarına müşterek malik olarak tescil edilmiş. Bu da hukuki anlaşmazlıklara, hatta kavgalara sebebiyet vermektedir. Yine taşınmazların bedelini talep edenler, özellikle arsa niteliğinde olanların taşınmazlarında. Hak kaybı çok fazla. Hesaplama yöntemi yanlış, kamulaştırma hukuku gözetilmiyor, gerçek bedel gözetilmiyor, bu durum da hukuki ihtilaflara neden oluyor, hem Bakanlığınıza hem vatandaşa hukuki anlamda bir külfet oluyor. Nusaybin'de on yıldır devam eden başta tapu sorunları olmak üzere kamulaştırma işlemlerinin bir an önce yapılması gerekmektedir. Bununla ilgili bir açıklama, hatta bir müjde bekliyoruz bugün sizden. Nusaybin için özel bir soruşturma yapılması hâlinde hak sahibi olmayan birçok kişinin hakkında fazla taşınmaz aldığı, hatta ticari alanı olmamasına rağmen ticari alanlarıaldığını göreceksiniz. Yine, Mardin için, Mardin merkez için kültürel mirasın talan edildiğini görüyoruz; Zınnar bölgesi. Artuklu ilçesindeki Zınnar bağları yüzyıllardır Süryani halkının tarım ve kültür mirasını taşıyan eşsiz bir ekosistemdir ancak bugün bu bölgede 'ekoturizm' adı altında kaçak villa projeleri ve lüks konutlar açılmakta; bağcılık geleneğini, üretim kültürünü ve ekolojik dengeyi tehdit eden bir dönüşüme dayanmaktadır. Şehir Plancıları Odası raporlarında miras niteliğindeki bu alanın âdeta bir turizm nesnesine dönüştürüldüğünü ifade ediyor, kültürel hafızanın ve ekolojik bütünlüğün ciddi biçimde tahrip edildiği ifade ediliyor" diye kaydetti.
 
'20 YILDIR ZEHİRLİYOR'
 
Afşin-Elbistan bölgesinde ise hava kirliliği seviyesinin limitin çok üzerinde olduğunu belirten Tanhan, "ÇED raporlarının güncel Avrupa Birliği standartlarına uymaması, devletin halkı yeterince bilgilendirmemesi her iki davada da orta öne çıkan ortak noktalardır. Yine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi biliyorsunuz Türkiye'yle ilgili 2005 yılında Kemerköy, Yeniköy ve Yatağan Santrallerinin çevreye verdikleri zararlardan ötürü kapatılması gerektiğine karar vermişti. Sonuç ne oldu? Aradan geçen zamanda 3 antral yaklaşık yirmi yıldır çalışmaya devam ediyor yani vatandaş bu konuda mağdur, zehirleniyor diyebiliriz; yaşam hakkı ve çevre hakkı ihlalleri de devam ediyor bu her 3 termik santral için. Öneri olarak, bütçenizde iklim değişikliğine ilişkin politikaların geliştirilmesi, hatta Bakanlığınızın 'çevre ve iklim' kısmı ile 'şehircilik' kısmının ayrılması gerekiyor çünkü çoğu noktada çevre, iklim ile şehircilik menfaat çatışması çıkıyor" dedi.
 
'ŞEFFAF VE DENETLENEBİLİR DEĞİL'
 
Son olarak konuşan Amed Milletvekili Adalet Kaya ise bütçe teklifinin rant odaklı olduğunu dile getirerek bakanlığın bütçenin kullanımı açısından şeffaf ve denetlenebilir olmadığını dile getirdi. Adalet Kaya, "Söz konusu programla ne afetlere dirençli kentler kurulabilir ne de ekolojik dengeyi gözeten bir yaşam inşa edilebilir. Bu bütçe, Türkiye'nin deprem gerçeği ve derinleşen ekolojik krizi karşısında bir çözüm politikası sunmuyor. Bakanlığın ve bağlı kuruluşlarının mali tabloları, kaynakların etkin, şeffaf ve hesap verilebilir biçimde kullanılmadığını açıkça göstermekte yani sizin kendi sunduğunuz mali şeyler. Örneğin, Kentsel Dönüşüm Başkanlığına 2024 yılı için tahsis edilen toplam ödenek 220 milyar 374 milyon lira iken harcanan miktar 99 milyar 267 milyon gerçekleşme oranı sadece yüzde 45 olmuş. Yani bir de gelir tahminine baktığımız zaman, gelir tahminiyle yine oluşan net gelir arasında da devasa bir uçurum var. Yani o nedenle bu mali planlamanın ne kadar gerçek dışı olduğunu gösteriyor bize yani bu rakamlar birbiriyle uyumlu değil. Resmî kayıtlara göre 57 milyon TL'lik bina yatırımının ve 179 milyon TL'lik hak bedelinin muhasebe kayıtlarında eksik olduğu yani en az 236 milyon TL'nin resmî hesaplarda görünmediği tespit edilmiş. Ya, bu, dahası bir de şey, 2022 döneminde toplanan afet amaçlı olması gereken yaklaşık 38-40 milyar dolar civarındaki özel iletişim vergileri; bunlar da genel bütçeye gelir kaydedildiği için kaynakların hangi projelere harcandığı anlaşılmıyor, izlenemiyor. Dolayısıyla burada bir şeffaflık ilkesi ihlali var, afet için toplanan paranın nereye harcandığını bilmiyoruz, öğrenemiyoruz, burada hesap verilebilirlik ilkesi de yine ihlal edilmiş. Dolayısıyla soruyorum yani nerede bunun şeffaflığı? Yine, sosyal konut üretiminden sorumlu TOKİ'nin merkezî bütçe içinde denetlenebilir bir ödenek kalemine sahip olmadığını görüyoruz. Bu durum devasa kaynakların, özellikle deprem vergilerinin kâr ve rant odaklı projelere yönlendirildiğini gösteriyor. Bu modelde konut bir hak değil, bir meta olarak ele alınmış. Dar gelirlinin konut hakkı, barınma hakkı gözetilmiyor" şeklinde konuştu.
 
DEPREM SONRASI TESLİM EDİLEN BİNA SAYISINDAKİ UYUŞMAZLIK
 
Nüfusun yüzde 70'ini etkileyen deprem tehlikesine karşı ayrılan 111,1 milyar TL'nin yaşanan deprem kayıplarına rağmen adil bulmadıklarını belirten Adalet Kaya, "6 Şubat depremlerinin ardından yeniden inşa süreciyle ilgili sonuna kadar gelindiğini ifade ettiniz, bugün sabah da rakamları sundunuz. Diyarbakır için toplamda 16 bin 319 bağımsız bölümün teslim edildiğini açıkladınız. AFAD ve diğer yerel kaynaklardan aldığım tablolarda hazırda toplam teslim edilmiş 8 bin 598 adet konut var, ben bu aradaki farkın nereden kaynaklandığını sormak istiyorum. Diyarbakır'ı soruyorum, dinlemediniz az önce, sabah açıkladığınız rakamlarla bir uyumsuzluk var AFAD'la aranızda; bu farkın neden kaynaklandığını sormak istiyorum çünkü yarısı kadar, çok büyük bir fark. Yine, sosyal konutlarla ilgili TOKİ projeleri düşük gelirli grupları, sosyal ve ekonomik merkezlerden kopuk şehirlerin, işte uzak cephelerinde inşa edilmekte ama ne yazık ki bu mekânsal ve sosyal dışlanmaya yol açmakta ama tabii, bunu önlemek mümkün. Önceden bunlarla ilgili, ulaşımla ilgili, altyapıyla ilgili birtakım tedbirler alınabilir yani teslimatlar ne yazık ki kronikleşmiş bir şekilde gecikiyor ve teslimat yapıldıktan sonra bile ulaşım ve altyapıyla ilgili sorunlar sürüyor; ciddi anlamda bir sosyal dışlanma yaratmakta bu durum. Bunun önlenmesi, buna dair tedbir alınması lazım. Dağ Kapı ve Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi arasındaki tramvay hattı ile ilgili, İller Bankası Genel Müdürümüz de burada, kendisinin de bilgisi var. Diyarbakır’da bu konuyla ilgili sivil toplum örgütleri, ticaret odaları, sanayi odası, kentin Belediye Eş Başkanlarımız ve Sayın Valinin de uzlaştığı ortak bir husus bu. Bu konuyla ilgili en son aşama sizde artık, mali sürecin hızlanması gerekiyor çünkü bütün görüşmeler ve onay bekleyen her süreç aşıldı" dedi.
 
'MADEN ŞİRKETLERİ İÇİN DEĞER Mİ?'
 
Kürdistan'da yaşanan ekolojik kırıma dikkat çeken Adalet Kaya konuşmasını şöyle tamamladı: "2024 verilerine göre, Şırnak’ta yapılan 31 ÇED başvurusunun hepsine olumlu karar verilmiş; âdeta ÇED süreci ekolojik yıkımın önünü açan yasal bir araç hâline gelmiş durumda. Biz buna artık bir düzenleme yapılmasını diliyoruz. Diyarbakır’da sürekli meralar ve yaylalar maden sahası olarak tahsis edilmekte, ilan edilmekte. Bununla ilgili olarak da geçen hafta, bir de mart ayında Çınar Çömçeli köyünde ne yazık ki maden şirketi için jandarma köylülere müdahale etti. Özellikle jandarma tarafından çocuk ve kadınların olduğu alanda ve yakın mesafeden yoğun silah atışı yapıldığı için köylüler çok ciddi anlamda korktular ve işkenceyle gözaltına alınma var. Bu durumla ilgili Diyarbakır Barosu ve demokratik kitle örgütleri dava açtılar, suç duyurusunda bulundular. Gerçekten maden şirketleri için değer mi? Dün değil evvelki gün yine jandarmayla köye girilmiş ve köy ablukaya alındığı için çocuklar okula gidememiş günlerce. Bu, kabul edilemez bir şey yani bunun önlenmesini artık… Yaşam alanlarını ve doğayı, kendi yaşam alanını savunuyor orada halk ve doğayı savunuyor. Bu tür müdahalelerin önüne geçilmesini istiyoruz, şirketler için de değmeyeceğini düşünüyoruz."
 

Diğer başlıklar

27/11/2025
23:45 DEM Parti milletvekillerinden Kurum'a: Adil ve şeffaf bir bütçe oluşturulmalı
23:10 İsrail, teslim olan 2 Filistinliyi katletti
22:52 Maduro’dan hava kuvvetlerin ‘hazır olun' emri
22:15 Hong Kong’daki yangında can kaybı 83’e yükseldi
22:01 Hênê’de en az 70 öğrenci zehirlendi
21:21 Riha’da komünlerin inşası tartışıldı
20:52 Şölende sahne alan sanatçı gözaltına alınmak istendi
20:47 Ajansa Welat birinci yılını kutladı
20:36 Bayındır: Abdullah Öcalan'ın barış mücadelesini dünyaya yaymamız gerekiyor
20:30 KESK'li kadınların Rojin Kabaiş eylemine rektörlük engeli
20:13 Kuzey ve Doğu Suriye’de 27 Kasım kutlamaları
19:47 KESK'ten Wan bölge mitingine katılım çağrısı
19:37 Putin: Ukrayna yönetimiyle anlaşma imzalanın anlamı yok
18:52 Venezuela THY dahil 6 şirketin faaliyetlerini durdurdu
18:18 RTÜK’ten 3 televizyon kanalı ve 2 radyoya ceza
18:07 Bayındır: Kürt Özgürlük Hareketi barış arayışının ifadesidir
17:31 Birleşik Kamu-İş: Açlık sınırı 30 bin 61 lira oldu
17:23 Erzirom’da bir okulda sülfür gazı tespit edildi
17:21 İHD'nin yeni yönetimi görev dağılımı yaptı
17:18 Birçok kuş türüne ev sahipliği yapan Çırak Sazlığı’nda yangın
17:02 Aydın: Elçi’nin barış hayalini gerçekleştireceğiz
16:37 11'inci Yargı Paketi'nde adli suçlar için 'Kovid' düzenlemesi çıktı
16:12 Peyas Belediyesi Glutensiz Yaşam Merkezi'nin açılışını yaptı
16:01 Kuruluş kutlamaları: Kürt halkı direnişiyle var oldu
15:54 3'lü cinayetin zanlısı tutuklandı
15:44 Şakiro Kent Meydanı hizmete açıldı
15:42 BM: Sudan'da 21 milyondan fazla insan şiddetli açlıkla karşı karşıya
15:36 '19 Aralık katliamı insanlığa karşı suçtur, zaman aşımı olmaz'
15:27 Kent Uzlaşısı'nda 2 kişi hariç tahliye kararı çıktı
15:20 Gazeteci Aykol üçüncü kez beyin kanaması geçirdi
15:19 Pirsûs Katliamı davasında ek rapor kararı
15:12 Seyfettin Tutmaz ve Sadun Tutmaz için anma
14:42 'Sürece katılmayan kaybeder'
14:11 ‘Basmane Çukuru'nda gökdelen istemiyoruz’
14:06 İstanbul Barosu Yönetim Kurulu üyesi Epözdemir'e ceza istemi
13:53 Ayşegül Doğan: İmralı görüşmesinin tutanakları paylaşılsın
12:53 '60 milyonluk vurgun' haberine takipsizlik
12:52 3 kadın gazetecinin duruşması ertelendi
11:59 Apocu tutsaklar: Demokratik sosyalist inşa bayramını heyecanla karşılıyoruz
11:53 Özgür Gündem dağıtımcısı Işık mezarı başında anıldı
11:51 İmamoğlu protestoları davasında gazetecilere beraat
11:47 Ejegül Ovezova'yı katletmekten yargılanan polisin duruşması ertelendi
11:32 İlk Kürt kadın tarihçi 'Mesture Erdelan' adına kütüphane açıldı
11:16 'Amacımız Başûr gençliğinin desteğini Önder Apo'ya bildirmek'
10:51 'Kent Uzlaşısı davasında yanlış yoldasınız, bu yoldan dönün'
10:38 Meclis Komisyonu 4 Aralık’ta toplanacak
09:50 Qoser’de 3 kişinin öldüğü olayda 1 tutuklama
09:20 Gazete dağıtımcısı Işık cinayeti 32 yıldır aydınlatılmadı
09:19 Abdullah Öcalan ile görüşme, devlet paradigmasında kırılmanın işaretidir
09:17 Suluca 1 Nolu Cezaevi’nde neler oluyor?
09:16 Yolsuzluğa karşı çıkan sendika temsilcisine saldırı
09:15 Tahir Elçi'siz 10 yıl geçti: Savaşsız bir ortamı tahayyül ediyordu
09:14 'Görüşmenin içeriği açıklansın'
09:11 'Abdullah Öcalan'ın felsefesi sömürgenin sömürgesi kadını tanrıçalaştırdı'
09:10 Bulancak'ta organik fındık projesi geliştiriliyor
09:08 Amed'de trafik artık çileye döndü
09:07 Dorşîn’deki ağaç kıyımına tepki: Eko-kırıma karşı tutum sergilenmeli
09:06 Maden için bir milyon zeytin ağacı 'taşınacak'
09:01 Fuat Kav: Müzakere de mücadelenin bir parçasıdır
09:00 27 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:51 3. Uluslararası Amed Film Festivali başlıyor
26/11/2025
23:58 Maxmûr gençlerinden 47. yıla özel koreografili kutlama
23:39 Muğla’da tavuktan zehirlenen kardeşlerden biri hayatını kaybetti
23:32 Gençlerden havai fişekli kutlama
23:29 Beyaz Saray yakınında 2 asker vuruldu
23:01 Savunma Bakanı’na tepki: Askeri hatlar ve yollar neden yapılıyor?
22:14 Hakan Tosun anıldı: Kamerası hala kayıtta
21:11 Anatolia’da kadınlar için film ve müzik etkinliği
21:02 Gümüşhane’de kadına bıçaklı saldırı
20:55 10 yaşındaki çocuğa tecavüz eden fail tutuklandı
20:21 Bozdağ: Savunmaya ayrılan bütçe ekonomiye büyük yük getirecek
20:09 Çewlîg’de 120 öğrenci hastaneye kaldırıldı
19:43 MGK’den 7 maddelik bildiri
19:38 DEM Partili Tanhan: İç barış için sınırlardaki mayınlar temizlenmeli
19:26 Böcek Ailesi’nin otopsi raporu tamamlandı
19:23 İsrail, Batı Şeria’da 32 kişiyi gözaltına aldı
19:20 İşçilerin direnişi 120’nci gününde
19:16 KHK eyleminde adalet talebi
18:50 Uluslararası örgütlere çağrı: Alevi katliamını durdurun
18:48 Gine Bissau’da askeri darbe
18:44 Keskin Bayındır İzmir'de aileleri ziyaret etti
18:38 Komisyon 1 Aralık'ta toplanıyor: İmralı tutanakları okunacak
18:25 Hong Kong’da yangın: 36 kişi yaşamını yitirdi
18:16 ÖHD Mersin: Kadınların yaşadığı baskılara ses yükseltiyoruz
18:11 Uşak’ta iş cinayeti
18:07 BM Güvenlik Konseyi Suriye ve Lübnan’a gidecek
17:59 İdlib kırsalında patlama: 5 kişi hayatını kaybetti
17:07 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Türkiye, Suriye’deki Alevi katliamına karşı harekete geçmeli
16:44 MSD’den Alevi katliamlarına tepki
16:42 İlham Ahmed: Çözüm konusunda kararlıyız
16:39 PKK’lilerin taziyesine ziyaret: Demokratik barış istiyoruz
16:19 Amedspor 4'üncü store mağazasını açtı
16:18 Çandar: Türkiye Suriye politikasındaki alışkanlıklarından vazgeçmeli
Oluç: Özerk Yönetim ile Türkiye arasındaki sınır kapıları açılmalı
15:51 Amed’de öğrenciler Tahir Elçi’yi andı
15:05 Alevi derneklerinden Şam’a bağlı güçlerin saldırısına tepki
14:21 TİP: İmralı tutanakları kamuoyuyla paylaşılsın
14:18 Altaylı’ya 4 yıl 2 ay ceza verildi
13:40 Başûrlu gençlerden Abdullah Öcalan ile görüşme başvurusu
13:01 31 yıl sonra tahliye edilen Edemen yaşamını yitirdi
12:51 Peyas'ta 'Direnişçi Kadınlar Heykeli' açılışı
12:36 İranlı Sosyolog: Abdullah Öcalan'ın çağrısı Ortadoğu kördüğümünü çözecek
12:35 Aykol'a mektup: Daha yapılacak çok işimiz var heval
11:38 DBP’den Suriye’deki Alevi katliamlarına tepki
11:23 DEM Parti'den süreç kapsamında Avustralya'ya ziyaret
11:12 Aykol'un tedavisi kalp destekleyici ilaçlarla sürüyor
10:35 Özerk Yönetim'den Alevilere dönük saldırılara ilişkin açıklama
10:05 Trump: Ukrayna savaşının sona ermesinde büyük ilerleme sağladık
09:55 DEM Parti, 'süreci' uluslararası konferansla tartışacak
09:53 Alanlara çıkan kadınlar: Şiddete karşı direnmeye devam edeceğiz
09:33 Eskişehir'de hastaneler yetersiz: Sağlık politikasında rant var
09:30 Anne Pertsch: Mülteci kadınlar için her adımda gerçek bir tehlike var
09:29 Ekonomist Döğüş: İktisat siyasetten koparıldı
09:26 'İhlaller sürecin ruhuna ters, tutsaklar serbest bırakılmalı'
09:13 Prof. Alaeddinoğlu: Wan Gölü’ndeki çekilme iklim krizine işaret ediyor
09:09 Abdullah Öcalan: PKK Kürt varlığını kanıtladı, şimdi özgürleştirme zamanı
09:03 Fuhuş ağından ajanlaştırma faaliyeti: Kızılay yardımlarından dinleme cihazı çıktı
09:00 26 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:04 Kadınlardan mücadele ve dayanışma çağrısı
25/11/2025
23:33 Heval Bozdağ'dan Bakan Tunç’a: Kanunlara uymuyorsunuz
22:22 Ukrayna’dan Rusya'nın 4 noktasına saldırı
22:21 İsrail, Filistin’de 2 yılda 33 bin kadını katletti
21:49 Kadına yönelik şiddetin araştırılması önerisine AKP-MHP'den ret
21:44 Ankara'da kadınlar sokakta: Barışın garantisiyiz
21:40 Uluslararası basın heyeti, RTÜK üyesi İpekyüz’le bir araya geldi
21:15 Bayındır'dan partilere çağrı: Demokrasi istiyorsanız sürece destek verin
20:46 Çewlîg'te kadınlar ilk kez gece yürüyüşü düzenledi
20:38 Wan’da kadın yürüyüşü: Rojin için yaşamak ve yaşatmak istiyoruz
20:27 AİHM kararının uygulanmamasına tepki: Yargı siyasi kararı bekliyor
20:21 Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için başlatılan eylem 861'inci gününde
19:54 Yarın yapılması beklenen komisyonun toplantısı ertelendi
19:36 Okulda fenalaşan öğrenci hayatını kaybetti
19:16 Dêrhafîre yapılan saldırıda bir çocuk yaralandı
19:15 Böcek ailesinin ATK Raporu: Fosfin gazı zehirlenmesi
19:13 Binlerce kadın Taksim’den seslendi: Erkek-devlet şiddetine son
19:09 11'inci Yargı Paketi 28 Kasım'da Meclis’e sunulacak
19:02 Irak, Ekim ayında 110 milyon varil petrol ihraç etti
18:27 Nijerya'da açlık krizi derinleşiyor
18:15 Süveyda'da ateşkes ihlal edildi
18:11 Kaplan davasında 9 kişiye gözaltı
18:01 Alpaslan Yüce İYİ Parti'den istifa etti
17:40 BM: İsrail ateşkese rağmen Lübnan’da 127 sivili öldürdü
17:36 'Polis yanlış ev baskınında bir genci öldürdü' iddiası
17:23 Qoser’deki 3 kişinin ölümüne ilişkin detaylar: Silah evde yok, bir kovan kayıp
17:09 Hasta tutsak Yıldırım’ın tahliyesi bir kez daha engellendi
17:02 'Öcalan Kürt ve Türklerin barış içinde yaşaması gerektiğini net bir biçimde ortaya koydu'
16:55 Adalet Bakanı’na çağrı: Siyasi tutsaklar serbest bırakılmalı
16:32 Kadınlar Amed’den haykırdı: Demokratik toplumu kadın özgürlüğüyle inşa edeceğiz
16:18 MKG: Hakikati birlikte savunalım
16:14 Urfa Adliyesi'nde patlama: 1 yaralı
16:04 Şam hükümeti, Lazkiye ve Humus’ta eylemcilere ateş açtı